The Handmaiden (2016)


Ters köşeleriyle hem şaşırtan hem de ‘’işte bu! ‘’ dedirten The Handmaiden’ı izledim az önce. Kesinlikle favorilerime girmeyi başardı. Hiçbir eksiği yok, inanılmaz. Nereden başlasam bilemiyorum ama bu senaryoyu böyle işlemek olağanüstü… Tam böyle mi devam edecek gerçekten dediğim anlardan biraz sonra hikaye sıfırlandı ve beni en mutlu eden ve en mantıklı olan –en iyi ihtimal bu, diğerleri daha iyi dediyseniz yazıklar olsun- olay örgüsüyle bitti. Hikayenin işlenişi, hafif gerilim, meraklanmak ve bir yandan da umutlanmak;  hepsi muhteşem. Her duyguyu içimize işleyen bir film yapmış Park Chan-Wook,iyi ki de yapmış. Her karakterin incelikle işlenmesi ve bu yüzden aslında içten içe o bunu yapmaz deyip ters köşeyle karşılaştığım çok nokta olsa da baştaki isteğimin/tahminimin gerçekleşmesiyle içim rahatladı. Sevgi kazandı be arkadaşlar!

Ne kadar nefretinizde boğulsanız ve hepimizi boğmaya 
çalışsanız da sevginin ve kadının gücünü göreceksiniz! Hideko’muzun da dediği gibi ‘’Gerçek hayatta hiçbir kadın zorla ele geçirilmekten zevk almaz’’ Aynen öyle. Bu ilkelliğinizden, ataerkil dayatmalarınızdan, kadınlara ve feministliğe olan düşmanlığınızdan kurtulmadığınız sürece kötü sona sahipsiniz.


SPOILER!



Masum birisini akıl hastanesine kapatmayı ve orada öldürmeyi göze almış, sahtekar bir adamın son derecede sapık ve problemli olan adamla birlikte kendini öldürmesi,yani o sahnede tam olarak hak ettiklerini bulmaları kadın dayanışmasının sonucunun en somut örneği değil de ne şimdi !? Kendilerini tek kalemde silip atacak erkeklere karşı yan yana durup karşı çıktıklarında özgürlüklerine kavuştular.



SPOILER SONU! <3


Kadınların aşkı, sevgisi, arkadaşlığı, dayanışması her şeyden üstün ve bu film de bunun kanıtıdır!







Yorumlar

Popüler Yayınlar